Azerbaycan Doğal Güzellikleri

Her yerinde ayrı bir güzelliğe sahip olan Azerbaycan bu açıdan dünyanın eşsiz ülkelerinden bir tanesidir. Yıllar boyunca hatta asırlar boyunca bir çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bunun sebebi ise Azerbaycan Doğal Güzellikleri ve elverişli topraklara sahip olmasıdır. Günümüzde de hala bunun önemi devam etmektedir. İnsanlar orası için hala büyük önem arz ettiğinin farkındadır.

Bir çok tarihi yapıya da ev sahipliği yapan Azerbaycan tüm bu harika eserleri ve görülecek yerleri bünyesinde barındırdığı için sürekli olarak ziyaretçi akınına uğramaya devam etmektedir. Azerbaycan Doğal Güzellikleri açısından da çok büyük artılara sahiptir. Özellikle doğayla iç içe olması onun bu yönünü daha da ön plana çıkarmıştır. İnsanlarında bu güzellikleri görme istekleri en doğal haklarıdır. Ülkenin her şehrinde çok farklı ve her biri birbirinden harika görülmesi gereken yerle karşılaşmak mümkündür.

Azerbaycan Doğal Güzellikleri

Ülkeye Verilen Önem

Ülkenin her bir ferdide bunun farkındadır. Bu yüzden herkes bu zenginlikleri en iyi şekilde muhafaza edebilmek için özen göstermektedir. Bu gösterdikleri çaba sayesinde de ülkeye gelen tüm misafirler umduklarını buldukları için mutlu ayrılmaktadır. Ayrıca tüm bu doğa harikaları sayesinde insanların orada yaşama istekleri de her zaman daha çok artmaktadır. Azerbaycan dışından da bir çok kişi sırf bu tabiat harikası yerlerde bulunmak ve hayatlarının bir kısmını da olsa bile buralarda geçirerek renkli bir yaşam sürmek istemektedirler.

Azerbaycan Güzellikleri

Azerbaycan, Batı Asya’da Türkiye ve İran sınırında bir ülkedir. 77.080 mil karelik bir arazi alanına ve 8.4 milyon nüfusa sahiptir. Azerbaycan’ın başkenti Bakü, en büyük şehri de Bakü’dür. Ülkenin adı, ‘bahçe’ anlamına gelen Arapça bāzār kelimesinden gelmektedir. Bakü 1800’lerde Karadeniz’de kurulmuş ve o dönemden güzel bir mimariye sahip. Aynı zamanda dünyanın en büyük gaz depolama tesisine de ev sahipliği yapmaktadır.

Ülkenin coğrafyasını doğal güzellikler belirler. Bakü, Hazar Denizi üzerindedir ve bölge genelinde şelaleler, göller, nehirler ve kaya oluşumlarına sahiptir. Amur Nehri ülkenin içinden geçerek Hazar Denizi’ne dökülüyor. Sahil şeridi doğal kumsallarla doludur ve ülke genelinde dağların yanı sıra ormanlar da vardır. Ayrıca Azerbaycan’ın güneyinde İran’a kadar uzanan bir çöl alanı vardır. Çöl, Arapça’da Atatatat adlı bir gölü çevreliyor; ‘suyun olmadığı yer’ anlamına gelir. Ancak bu güzellik de gözden kaçmıyor; dünyanın her yerinden turistler kendileri görmek için geliyorlar.

Azerbaycan’ın kültürü, görünüşlerinde kendini gösteriyor. Mağazalar, çalışanlarını otantik görünmek için geleneksel kıyafetlerle giydiriyor. Erkekler geniş yakalı uzun gömlekler ve Chuba tarzı giyinme olarak bilinen omuzlarına bağlı çantalar giyerler. Kadınlar uzun etek ve başörtüsü ile çay başlarını giyerler. Bunlar, geleneksel görünmek için eski bölgesel kıyafetlerin uyarlamalarıdır. Ayrıca, herkes okulda Azerbaycan yöresel mutfağını öğreniyor, böylece otantik yöresel yemekler pişirebiliyorlar. İnsanlar ayrıca, Yeni Yıl veya Ramazan gibi çeşitli bayramları, görünüşlerinde görünen benzersiz geleneklerle kutlarlar. Örneğin, festivallerde kadınlar kendi kültürlerini diğerlerinden ayıran renkli elbise veya başlık giyebilirler.

Ülke tarihi ve insanları sayesinde güçlü bir kimliğe sahiptir. Azerbaycan, Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra bu hükümet sistemi içinde temsil edilmeden 1991’de bağımsız bir ulus oldu. Sovyet egemenliğinin ardından Azerbaycan’da özerk bir bölge olan Dağlık Karabağ, Azerbaycan’dan bağımsızlığını ilan etti ve 1988’de Rusya’nın bir parçası oldu. Bu, Ermenistan ile Azerbaycan arasında Dağlık Karabağ yüzünden 1994 yılına kadar süren bir savaşa yol açtı ve her iki taraftan da çok sayıda can aldı. . Bu tarihe rağmen Azerbaycan, Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki barışı desteklemek için Dağlık Karabağ yakınlarında her yıl ‘Aşk Dalgası’ adlı barış yanlısı bir miting düzenliyor. Birçok ülke, diğer ulusların kendi halkına yönelik sömürgeleştirme çabalarıyla rekabet etmek yerine, Azerbaycan’ı barış içinde bir müttefik olarak kabul eder.

Tanımı gereği güzellik, doğal nesnelerde ya da tarihin aktardığı kültürel uyarlamalarda yatar – dış güçler ya da dış güçler tarafından dayatılan bir şey değil. insanların kendi aralarındaki kültür çatışmaları. Etraflarını saran çok fazla doğal güzellikle, Azerbaycanlılar otantik görünmek için bunu kültürlerine dahil ettiler ve bugün halklarının yanı sıra tarihleriyle de gurur duyuyorlar. Bu güçlü kültürel kimlik nedeniyle, daha önce Azerbaycan’a gitmiş olan herkes hemfikir olacaktır: burası çok güzel!